Damlalar camıma usulca tıklatıyor,
Zaman perileri, saatimin içinde vızır vızır dolanıyor...
Karanlık gece sessizce çökerken
Bir kuş sığınıyor pencereme
Kim bilir bu kaçıncı ışıktır sönen...
Bir çehre düşüyor hayallerime...
Uzun zamandır bir köşede uyuyan anılar
Birer birer canlanıyorlar...
Hepsi hâlâ yorgun, aç, susuz ve bitkin
Ama hâlâ içlerinde bana büyüttükleri o sahte kin...
Hesaplıca düzmüş, kaldırmıştım oysaki
Anladım geçmiş her zaman bâki.
Sorular sordum, cevaplarını duyamayacağımı bile bile
Amacım sadece kırgın gönlümü mutlu etmekti bir nebze
Dönülebilinseydi o ilk nefesin başladığı zamana keşke...
Ruhum ne kadar acı çekse,
Bedenim ne kadar yorgun düşse,
Birileri bir kulak verebilse keşke şu sese;
Neler haykırır, neler söyler?
Bilmez oysaki her söz ayrı bir şer!
"Dilim lâl olur." der Rumî
Gönlüne söz geçiremeyene mi?
Yoksa kelimelerin kifayesizliğine mi?..
Şehirler ağlar gidenin ardından
Gurbet çağırır, ölüm çağırır
Gidene zor gelir ayrılması sılasından.
Medet umar hâle gelir insan,
Hüzünlerinin havasından, suyundan...
Elbet çıkar bu karmaşadan kazanan
Mutlak bir ozan çıkar bunları yazan,
Dökülüverir tüm hasret, sazından...
Yine bir yıldız kaydı
Ben onun ihtişamına aldandım,
O parlakça düşüşüne ve sonra yok oluşuna hayrandım.
Hiç can yakmaz sandım,
Dilek tutup olacağına inandım,
Fakat bir yerde zamanı donduruşunu hiç yaşamadım...
...Efsûnkâr...
Zaman perileri, saatimin içinde vızır vızır dolanıyor...
Karanlık gece sessizce çökerken
Bir kuş sığınıyor pencereme
Kim bilir bu kaçıncı ışıktır sönen...
Bir çehre düşüyor hayallerime...
Uzun zamandır bir köşede uyuyan anılar
Birer birer canlanıyorlar...
Hepsi hâlâ yorgun, aç, susuz ve bitkin
Ama hâlâ içlerinde bana büyüttükleri o sahte kin...
Hesaplıca düzmüş, kaldırmıştım oysaki
Anladım geçmiş her zaman bâki.
Sorular sordum, cevaplarını duyamayacağımı bile bile
Amacım sadece kırgın gönlümü mutlu etmekti bir nebze
Dönülebilinseydi o ilk nefesin başladığı zamana keşke...
Ruhum ne kadar acı çekse,
Bedenim ne kadar yorgun düşse,
Birileri bir kulak verebilse keşke şu sese;
Neler haykırır, neler söyler?
Bilmez oysaki her söz ayrı bir şer!
"Dilim lâl olur." der Rumî
Gönlüne söz geçiremeyene mi?
Yoksa kelimelerin kifayesizliğine mi?..
Şehirler ağlar gidenin ardından
Gurbet çağırır, ölüm çağırır
Gidene zor gelir ayrılması sılasından.
Medet umar hâle gelir insan,
Hüzünlerinin havasından, suyundan...
Elbet çıkar bu karmaşadan kazanan
Mutlak bir ozan çıkar bunları yazan,
Dökülüverir tüm hasret, sazından...
Yine bir yıldız kaydı
Ben onun ihtişamına aldandım,
O parlakça düşüşüne ve sonra yok oluşuna hayrandım.
Hiç can yakmaz sandım,
Dilek tutup olacağına inandım,
Fakat bir yerde zamanı donduruşunu hiç yaşamadım...
...Efsûnkâr...

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder