Altın kalem kağıda döklünce, kağıt kalemden daha değerlenir.

18 Temmuz 2011 Pazartesi

GAZEL 6


O canşikâr Leyli deherine hıla’ yapmış
Bunun içün o cam-ı seher işrak olmazmış

Hased eylerem ismidi men yârim olsa da
Menim lalemi istizansız çisan boyarmış

Bâd lebine bir buse kondurmuş uykusunda
Bu cesed o bâd içünde savrulup sızlanmış

O müjganı müşebbek olmuş cümle yârana
İçünde bir tek Efsûnkâr’ı kısılıp kalmış

Avend-i Ayşı o dildâra bezlettim çokça
O alus bu âlemimde mene son vedaymış

Meger yek ahterdim bu Kubbe-i Ulyâda
Arzusu içün de gams olup arşa saçılmış

Nefh-i Sur oluyor ağraz-ı dünyeviyede
O maşuğun akiresi gûşumu tıkamış

Canın aşk-ı eflatunisi ömrümde elem
Cenânımda gamlı yaslı birkaç kelâmmış

Hâme-i zerrinimden kâgaza dökülenler
Asıl o kelâm-ı leziz menim can sazımmış

Ne besatin-i cinan ne de arusan-ı huld
Asıl cenân asaleten cedesini kazmış

Aşk-i Hakikiyi derkettiğimde mevt oldum
Mecnununkiler aslın yanında sözde lafmış

Ahuy-i siminin yek kelâm-ı lezizine
Bu biçare can çereg çeşmaneye her dem kanmış

O pervane cetsen etmiş mumun âteşine
Harika-i Sevdayı mumun âteşi sanmış

Kalbimdeki sevda safmış fegane kadar
Ateşe cetsen eden gönl-i Efsûnkâr safmış

Mevt değil dâğ-ı dildir hâlâ kanar da kanar
İlkin harika-i savdada dâğ-ı dil yanmış

Meger talanmış sahn-ı gülşenim ruhiyemde
Cam-ı seherin pertev-i mihrine aldanmış

Alem yalanmış ağraz-ı dünyeviye gibi
Efsûnkâr gizli âşkta zaten her dem yalanmış…

                               .......... Efsûnkâr...........

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder